Kavramsal Çerçeve ve Uygulamanın Arka Planı
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun (“5510 sayılı Kanun”) 80. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca, işverenler tarafından sigortalılara yapılan aynî yardımlar prime esas kazanca dahil edilmemektedir. Buna karşılık, nakdî yardımlarda ise Sosyal Güvenlik Kurumu’nca (“SGK”) belirlenen sınırın üzerindeki tutar prime esas kazanca dahil edilmektedir.
2022 yılında Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde (“Yönetmelik”) yapılan değişiklikle, işyeri veya müştemilatında yemek verilmemesi halinde sigortalılara veya onlar adına üçüncü kişilere yapılan her türlü yemek ödemesinin yalnızca günlük brüt asgari ücretin %23,65’ine kadar olan kısmının prime esas kazanca dahil edilmeyeceği düzenlenmiştir. Bu düzenleme, SGK’nın 2022/22 sayılı Genelgesi ile somutlaştırılmıştır.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun E. 2024/2809, K. 2025/539 sayılı Kararı
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (“İDDK”), Danıştay 10. Dairesi’nin 08.05.2024 tarih ve E. 2023/170, K.2024/1853 sayılı kararını onayarak, Yönetmelik’in 97. maddesinin 7. fıkrası (a) bendi ile 2022/22 sayılı Genelge’nin 2.1.2 ve 2.1.4 maddelerinin iptaline kesin olarak hükmetmiştir.
Kararda, işverenin sigortalıya yemek hizmetini doğrudan sunmaması hâlinde dahi, üçüncü kişiler aracılığıyla yemek bedelinin karşılanması veya yalnızca yemek alımında kullanılabilen kartlar ile bu hizmetin sağlanmasının, “aynî yardım” niteliğini koruduğu ve dolayısıyla prime esas kazanca dahil edilmemesi gerektiği belirtilmiştir. Yardımın nakde çevrilememesi ve yalnızca beslenme amacıyla kullanılması, bu niteliği belirleyen temel unsur olarak değerlendirilmiştir.
Ayrıca, yalnızca lokanta gibi yerlerde kullanılma koşulu öngörülerek yapılan daraltıcı yorumların, “beslenme” kavramının geniş anlamıyla bağdaşmadığı ve hukuka aykırı olduğu ifade edilmiştir.
Mevzuat Uyum ve Uygulamadaki Belirsizlikler
Danıştay kararının ardından SGK, 31.12.2024 tarihli 2024/17 sayılı Genelge’yi yayımlamış ve yemek yardımı uygulamasını yeniden düzenlemiştir. İlgili genelgede, işveren tarafından üçüncü kişiler aracılığıyla sunulan yemek hizmetlerinin yalnızca yemek ödemesinde kullanılabilecek kartlar vasıtasıyla yapılması ve nakit olarak değerlendirilmemesi koşuluyla, bu yardımların prime esas kazanca dahil edilmeyeceği belirtilmiştir.
Ancak, 2024/17 sayılı Genelge’de yer alan bazı ifadelerin Danıştay kararında belirtilen gerekçelerle örtüşmediği, dolayısıyla işverenlerin uygulamada riskle karşılaşabileceği değerlendirilmektedir. 2024/17 sayılı Genelge’de yer alan mevcut düzenlemeler halen yürürlükte olmakla birlikte, Danıştay kararına aykırılık içeren bölümler hakkında yeni yargı süreçleri ihtimal dahilindedir.
Sonuç
Danıştay kararı, yemek kartlarının hukuki niteliği konusunda önemli bir yol göstermektedir. Söz konusu karar, yemek yardımının kapsamını daraltan SGK uygulamalarının hukuka aykırı olduğunu ortaya koymakta olup, uygulamada işverenler için temel bir referans noktası teşkil etmektedir. Bu nedenle SGK tarafından öncelikle ikincil mevzuatta düzenlemelerin karar doğrultusunda güncellenmesi uygun olacaktır.
Saygılarımızla,
DT Hukuk